Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Nilden Bektaş, dünya üzerinde artan nüfusun gıda ve su ihtiyacını artıracağını, genelde yeterli sayılan gıda üretiminin yetersiz hale geleceğini dolayısıyla gıda üretiminin artırılması için suyun en önemli unsurlar arasında geldiğini söyledi.
“SU KULLANIMI KONUSUNDA POLİTİKA YOK… KULLANIM BİLİNÇSİZCE YAPILIYOR”
Lefkoşa, 21 Mart 12 (T.A.K): Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Nilden Bektaş, dünya üzerinde artan nüfusun gıda ve su ihtiyacını artıracağını, genelde yeterli sayılan gıda üretiminin yetersiz hale geleceğini dolayısıyla gıda üretiminin artırılması için suyun en önemli unsurlar arasında geldiğini söyledi.
Bektaş, Oda Yönetim Kurulu adına “Dünya Su Günü” dolayısıyla yayınladığı mesajda bu yıl Dünya Su Günü temasının “Su ve Gıda Güvenliği” olarak belirlendiğini bildirerek, Birleşmiş Milletler adına FAO eşgüdümünde, 2012 Yılı Dünya Su Günü etkinlikleri düzenleneceğini, su ve gıda arasındaki bağlantının önemine uluslararası düzeyde dikkat çekilmeye çalışılacağını kaydetti.
Bektaş, KKTC’ye bakıldığı zaman birçok çevre probleminin yanında su sorununun da önemli bir çevre sorunu olduğunun görüldüğünü, kullanılabilir su kaynaklarının bilinçsiz tüketim nedeniyle her geçen gün tükendiğini, içilebilir nitelikte olan su kaynaklarının ise yok denecek kadar azaldığını bildirdi.
Suyun azalmasındaki nedenlerden en önemlisinin ana su kaynağı olan Güzelyurt akiferinin zaman içerisinde tuzlanması ve kalitesinin düşmesi olduğunu kaydeden Bektaş, yıllar içerisinde izinli-izinsiz açılan kuyuların, ve fazla su çekimlerinin Güzelyurt akiferinde 6 km. ye kadar tuzlu su girişine neden olduğunu belirtti.
Bugün sadece KKTC’nin değil Kıbrıs’ın en büyük su akiferi olan Güzelyurt akiferinin tehdit altında olduğunu belirten Bektaş, ülkenin tek içilebilir su kaynağı olan Girne Akiferinin ise, artan yapılaşma sonucu kirlendiğini ifade etti.
Bektaş şöyle devam etti:
“Su kaynaklarının korunması ve idamesi için kaçınılmaz olan tekrar kullanımın olmaması, ülkemizin su kaynaklarının tükenmesine neden olan bir diğer etmendir. Gelişmiş olan tüm ülkelerde suyun tekrar kullanımı sağlanmakta, dolayısıyla atık sulardan kaynaklanan kirlilik minimal düzeye indirilirken önemli ölçüde su tasarrufu yapılmaktadır.
Ülkemizde ise kanalizasyon sistemlerinin yetersiz kalması, kanalizasyon olan bölgelerde atık su arıtma tesislerinin istenilen düzeyde çalışamaması hem önemli oranda su kirliliğine neden olmakta hem de suyun geri dönüşümü yapılamadığı için su tasarrufu sağlanamamaktadır.”
“POLİTİKA YOK”
Ülkede su konusunda böylesi sıkıntılar yaşanırken suyun kullanımı konusunda hiçbir politika olmamasını eleştiren Bektaş, evsel, endüstriyel, tarımsal ve benzeri su kullanımlarının bilinçsizce yapıldığını savundu.
Bektaş, tarımsal sulamadaki kayıpları asgariye indiren teknolojilere geçilmesi, tasarruf yapılması ve çok su isteyen tarımsal ürünlerden az su isteyen tarımsal ürünlere geçiş için ciddi tarım politikalarının bir an önce hazırlanması ve uygulamaya konulması gerektiğini de kaydetti.
Bektaş, tarım, turizm ve diğer ilgili sektörleri de kapsayan “Ülkesel Su Politikası” hazırlanması ve bu politikayla su kaynaklarının kullanımının planlanarak uygulanması gerektiğini kaydederek, “Tüm doğal kaynaklarımız gibi suyun da sonsuz bir kaynak olmadığı unutulmamalı, sorunun çözümü için suyun ancak planlı bir politikayla korunabileceği unutulmamalıdır.” ifadelerini kullandı.
KAYNAK: http://www.turkajansikibris.net/index.php/lang/tr/cat/249/news/97762