Su için 71 milyon Euro

Avrupa Komisyonu Kıbrıs Türk Toplumu Çalışma Kolu Başkanı Andrew Rasbash,

Mali Yardım Tüzüğü’nün Kıbrıslı Türkler için önemini KIBRIS’a değerlendirdi:
“KIBRISLI TÜRKLERE YARDIMCI OLACAK”… Avrupa Komisyonu Kıbrıs Türk Toplumu Çalışma Kolu Başkanı Andrew Rasbash, mali yardımın kullanılmasının, Kıbrıs sorununa bulunacak çözümün ardından birleşik Kıbrıs çatısı altında oluşacak Kıbrıs Türk kurucu devletine de yardımcı olacağını ifade etti. Rasbash ayrıca, “AB mali yardım programıyla Kıbrıslı Türklerin AB’ye hazır olmasının sağlanması yanında, umarım bu süreç Kıbrıslı Türkler arasında çok derin hissedilen izolasyon duygusunu azaltacaktır” diye konuştu

“SU İÇİN 71 MİLYON EURO AYRILDI”… Su yönetimi konusunda öngörülerinin sorulması üzerine Rasbash, su sektörü için 71 milyon Euro ayrıldığına dikkat çekerek, bir yatırım yapılmadan önce onun sürdürülebilir olması gerektiğini söyledi. Yatırımın, uzun sürede Kıbrıslı Türklerin faydasına olması için politika ve strateji gerektiğinin altını çizen Andrew Rasbash, “Burada konuştuğum su sektörü ve su sağlanmasıdır. Ayrıca atık suyla baş etmekten de bahsediyoruz. Bu konular için farklı projeler öngörülmüştür” dedi.

Aral MORAL

Avrupa Komisyonu Kıbrıs Türk Toplumu Çalışma Kolu Başkanı Andrew Rasbash, Mali Yardım Tüzüğünün, Kıbrıslı Türkleri Avrupa Birliği’ne (AB) hazırlamak için önemli olduğunu söyledi.

Tüzüğün sağlayacağı katma değer konusunda konuşan Rasbash, “Kıbrıslı Türklerin AB’ye hazır olmasının sağlanması yanında umarım bu süreç Kıbrıslı Türkler arasında çok derin hissedilen izolasyon duygusunu azaltacaktır” dedi.

AB’ye uyum yasalarının öneminin sorulması üzerine Andrew Rasbash, bu yasaların uygulanması konusunda Kıbrıslı Türklere ve gelecekte federal çatı altında oluşacak olan parça devlete büyük bir sorumluluk düştüğünü

Vurgulayarak, “Bu, pazartesinden salıya yapabileceğiniz bir şey değil. Bizim şu an yapmaya çalıştığımız, Kıbrıslı Türklerin birleşik Kıbrıs’ta alacakları sorumluluklara yönelik hazırlamaktır” diye konuştu.

Rasbash ayrıca, katı atık yönetimi ve su konusunda da gerekli açılımların yapılmaya başlandığını ve ilerleyen günlerde de yeni projelerin uygulanmasına geçileceğini kaydetti.

“Kurucu devlet ve AB içerisindeki

Kıbrıslı Türkler için önemli”

Kıbrıslı Türkler için hazırlanan Mali Yardım Tüzüğü’nün katma değerinin ne olduğunun sorulmasıyla Rasbash, “Bu konuda iki ya da üç cephe var. Birincisi para. 259 milyon Euro çok para ve bu Kıbrıslı Türklerin çıkarına kullanılacak. Bir süre sonra söz konusu paranın Kıbrıslı Türklerin hayatına etki yaratmaya başlayacağını sanıyorum” dedi.

Rasbash, bir diğer önemli noktanın da mali yardımın kullanılmasının, Kıbrıs sorununa bulunacak çözümün ardından birleşik Kıbrıs çatısı altında oluşacak Kıbrıs Türk kurucu devletine de yardımcı olacağını ifade etti.

“Kıbrıslı Türklerdeki

izolasyon duygusunu azaltacak”

Andrew Rashback, mali yardımın sağlayacağı katma değer konusunda, “AB mali yardım programıyla Kıbrıslı Türklerin AB’ye hazır olmasının sağlanması yanında, umarım bu süreç Kıbrıslı Türkler arasında çok derin hissedilen izolasyon duygusunu azaltacaktır” diye konuştu.

Kıbrıs’ta görev yapan 9 farklı Avrupa ülkesinden gelen program ekibinin bulunduğunu söyleyen Avrupa Komisyonu Kıbrıs Türk Toplumu Çalışma Kolu başkanı, komisyon tarafından görevlendirilen 38 çalışanın da kuzey Lefkoşa’da bulunduğunu kaydetti.

9 kişilik program ekibinin yanında uzman ekibin bulunduğunu da belirten Andrew Rasbash “Bir çok alanda işinin ehli insanlar çalışıyor. Mühendislerimiz var. Sivil toplum örgütlerine yardımcı olan ekibimiz, tarımsal alanda çalışan elemanlarımız var” dedi.

“Uygulamada problem var”

Mali yardım programının uygulanma aşamasında yaşanan sorunların sorulması üzerine Rasbash, üç noktada karşılaşılan zorluğa değindi.

İlkinin, AB kuralları olduğunu ifade eden Andrew Rasbash, sözlerini şöyle sürdürdü:

“AB kuralları çok kesin, net ve açık. İhaleler takip edilmeli. İhale kuralları, bitiş tarihleri… Tüm bunlara dikkat edilmeli. Eğer bunları dikkatli bir şekilde takip etmezseniz teklif verenler ihaleyi dava edebilir. Bu yüzden çok dikkat etmeye mecburuz. Bu kurallara saygı göstermeliyiz.”

“Her iki toplumda olup bitenler

konusunda çok hassas”

Uygulanma aşamasında karşılaşılan ikinci problemi de, “siyasi problem” olarak niteleyen Avrupa Komisyonu yetkilisi, her iki toplumun da, AB’nin adada yaptıklarıyla ilgili çok hassas olduğuna dikkat çekti.

Rasbash ayrıca AB’nin Kıbrıs’taki aktivitelerini göz önüne alıp daha ileriye doğru gitmenin bir yolunun bulunması gerektiğini ifade etti.

“Özümseme kapasitesinde sıkıntı var”

“Daha önce dediğim gibi bir çok uzman Kıbrıs’ta program için hali hazırda görev yapıyor” diye konuşan Rasbash, her bir uzman için, verilen bilgi ve deneyimin özümsenmesi gerekliliği nedeniyle üç veya dört Kıbrıslı Türk’e ihtiyaç bulunduğuna dikkat çekti.

Rasbash ayrıca olanakları kısıtlı bir toplum olan Kıbrıslı Türkler için bu yönde bir talebin büyük bir talep olduğunu belirtti.

“Kıbrıslı Türkleri çözüm,

sonrasına hazırlıyoruz”

Acquis Communautaire’in (AB Müktesebatı) Kuzey Kıbrıs için askıya alındığını hatırlatan Andrew Rasbash, “Umarız bu durum, yakın bir gelecekte kapsamlı bir çözümün bulunmasıyla değişir ve AB kuralları uygulanmaya başlar” dedi.

AB kurallarının uygulanması konusunda Kıbrıslı Türklere ve gelecekte federal çatı altında oluşacak olan parça devlete büyük bir sorumluluk düştüğünü vurgulayan Rasbash, “Bu, pazartesinden salıya yapabileceğiniz bir şey değil. Bizim şu an yapmaya çalıştığımız, Kıbrıslı Türkleri birleşik Kıbrıs’ta alacakları sorumluluklara yönelik hazırlamaktır” diye konuştu.

“Katı atık yönetimi konusunda çalışma var”

Katı atık yönetimi konusunda bir süre önce çalışmaya başlandığına dikkat çeken Avrupa Komisyonu Kıbrıs Türk Toplumu Çalışma Kolu Başkanı Andrew Rasbash, “Ön hazırlıklar olmadan, gidip yatırımı yapıyorum diyemezsiniz. Öncelikle katı atık için bir bölge ve strateji gerekli. Bu sektör için sürdürülebilir bir strateji şart” dedi.

Atığın nasıl toplanacağı, nasıl ayrıştırılacağı, ortadan kaldırılması, bunu kimin yapacağı ve kimin karşılayacağı konularında ciddi bir planlamaya ihtiyaç duyulduğunu belirten Rasbash, bu planın da Kıbrıslı Türkler tarafından büyük bir oranda kabul edildiğinin altını çizdi.

Andrew Rasbash sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu plan uygulanmak zorundadır ve sürdürülebilir bir şekilde de olmalıdır. Şu an Dikmen’deki çöplüğün hem Kıbrıslı Türkler hem de ada için ne kadar büyük problem olduğunun farkındayız. Katı atıkların toplanıp işlendiği başka bölge ve tesislerin olmasıyla Dikmen çöplüğü daha iyi bir şekle sokulabilir. Bu uzun dönemli bir planlamadır.”

“Su için 71 milyon Euro ayrıldı”

Su yönetimi konusunda öngörülerinin sorulması üzerine Rasbash, su sektörü için 71 milyon Euro ayrıldığına dikkat çekerek, bir yatırım yapılmadan önce onun sürdürülebilir olması gerektiğini söyledi.

Yatırımın, uzun sürede Kıbrıslı Türklerin faydasına olması için politika ve strateji gerektiğinin altını çizen Andrew Rasbash, “Burada konuştuğum su sektörü ve su sağlanmasıdır. Ayrıca atık suyla baş etmekten de bahsediyoruz. Bu konular için farklı projeler öngörülmüştür” dedi.

İlk olarak mevcut su borularının yenileriyle değiştirileceğini belirten Rasbash, çok büyük bir miktarda suyun çatlak borulardan akarak kaybolduğuna dikkat çekti..

Bunun için, ilk önce Lefkoşa’daki boruların değişmesi için sözleşme aşamasına gelindiğini ifade eden Rasbash, “Umarım en yakın zamanda bu durum Girne, Gönyeli ve Lefke ile devam edecek” diye konuştu.

Su sağlanması için de, Kumköy’deki su dağıtım şebekesini de desteklemeyi hedeflediklerini kaydeden Andrew Rasbash sözlerini şöyle sürdürdü:

“Örneğin Güzelyurt ve Mağusa’da, atık su işlemi konusunda acil önlem alınması gereken bölgeler var. Uygun tesisler yok. Bu bölgelere gerekli tesislerin kurulmasının yanında atık suyu toplamak için gerekli ağı da kurmak için çalışmamız olacak.”